Din İnsanın Yalnızlığı ile Yaptığı Şeydir / Neville Goddard 2023 - 02

Geçenlerde çok başarılı bir iş adamına başarısının formülünü sordum. Güldü ve biraz utandı. Sonra şöyle cevap verdi: "Sanırım başarısızlığı düşünemediğim için. Üzerinde çok düşündüğüm bir şey değil. Daha çok sahip olduğum bir duygu." Onun bu ifadesi benim kendi inanç ve deneyimlerimle tamamen örtüşüyordu. Bir şey hakkında sonsuza kadar düşünebilir ve onu dünyamızda asla göremeyebiliriz, ancak bir kez gerçekliğini hissetmemize izin ver ve onunla karşılaşman kaçınılmazdır. Ne kadar yoğun hissedersek, onunla o kadar çabuk karşılaşırız. Hepimiz duyguları çok fazla sonuç olarak görürüz ve günün olaylarının nedenleri olarak yeterince görmeyiz. Duygular yalnızca yaşam koşullarımızın sonucu değil, aynı zamanda bu koşulların yaratıcısıdır. İyi olduğumuz için mutlu olduğumuzu söyleriz, sürecin ters yönde de aynı şekilde işleyeceğini fark etmeyiz. Mutluyuz çünkü iyiyiz. Hepimiz duygularımız konusunda çok disiplinsiziz. Bir başkası için sevinçli olmak hem kendimizi hem de onu kutsamaktır. Bir başkasına kızmak, onun hatası yüzünden kendimizi cezalandırmaktır. Sıkıntılı zihin, beden dünyanın öbür ucuna gitse de evde kalır; mutlu zihin ise beden evde kalsa da seyahat eder.

Hissetmek başarılı duanın sırrıdır, çünkü dua ederken kendimizi kabul edilen duanın durumunda hissederiz ve sonra bu inançla yaşar ve hareket ederiz. O'nu (Yaradan'ı) ardında hissetmek, ruhun gizli kapasitelerinin aşamalı olarak ortaya çıkmasıdır. Duygu, önem bakımından başka hiçbir şeye boyun eğmez. Onsuz hiçbir tezahürün mümkün olmadığı mayadır. Hayal gücünün tüm biçimleri duygu unsurlarını ima eder. Her ne olursa olsun tüm duygusal eğilimler hayal gücünü etkileyebilir. O'ndan sonra hissetmenin bir sonu yoktur. Bu bir edinimdir, alıcılıkla orantılı olarak artar, nihai (sonlu) değildir ve asla da olmayacaktır. Sadece bir fikir olan bir fikir hiçbir şey üretmez ve hiçbir şey yapmaz. Yalnızca hissedilirse, etkin bir duygu eşlik ederse harekete geçer. Ruhun içinde bir yerlerde, eğer bulunursa bizim için zenginlik, sağlık ve mutluluk anlamına gelen bir ruh hali vardır. Arzu insanın içinde doğuştan vardır. Onun tüm mutluluğu bu dürtüyle ilgilidir. İnsanlar tam olarak "hissetmedikleri" için, dualarının sonuçlarından tam olarak emin olabilecekken emin olamazlar. Özdeyişler'de, "Neşeli bir yürek ilaç gibi iyi gelir ama kırık bir ruh kemikleri kurutur" diye okuruz. Orkestral yürekler kandilin yağında yanar. Ruh Rabb'ine yeni bir şiir söyler. Tüm gerçek dualar sevinçli bir yüz ifadesi takınır; iyiler diğerlerinden daha fazla sevinç yağıyla meshedilirler. O halde duygularımıza, günün olaylarına verdiğimiz tepkilere dikkat edelim. Ve dua ederken duygularımızı daha da gayretle koruyalım, çünkü dua gerçek tezahür ettirici durumdur. 

Saygınlık, insanın yaşamın daha büyük müziğini duyduğunu ve onun daha derin anlamının temposuna göre hareket ettiğini gösterir. Eğer güzel olanı hayal etmekten ve hissetmekten başka bir şey yapmasaydık, dünyanın reformu hemen gerçekleşirdi. "O'nu (Yaradan'ı) ardında hissetmek" gerçeği arayanın çığlığıdır. Yalnızca hayal gücü ve duygu, deneyimin bizi sürüklediği Cennet'i geri getirebilir. Hissetmek ve hayal etmek öte dünyayı algıladığımız duyulardır. Bilginin bittiği yerde onlar başlar. İnsanın her asil duygusu onun için ilahi dünyaya açılan bir kapıdır. İnsanları şehirlerinin yüksekliğiyle değil, hayal güçlerinin ve duygularının ihtişamıyla ölçelim. Düşüncelerimizi cennete çevirelim ve hayal gücümüzü meleklerle karıştıralım. Bizi harekete geçiren dünya hayal ettiğimiz dünyadır, bizi çevreleyen dünya değil. Hayal gücünde keşfedilmemiş kıtalar ve insanın gelecekteki büyük macerası yatar. 

Sonsuz'a ilişkin kavrayışlarının deneyimle birlikte sürekli derinleştiğini ve genişlediğini fark edelim. Deneyimin anlamını düşünmeye ve onu bilgimizin geri kalanıyla koordine etmeye çalışanlar felsefi mistiklerdir; bu yetiyi kendi içlerinde geliştirmeye ve deneyimi derinleştirmeye çalışanlar ise pratik ya da deneysel mistiklerdir. Bazıları ve bunların arasında en büyükleri her ikisini de yapmaya çalışmıştır. Din öznel deneyimle başlar. Din, bir insanın yalnızlığıyla yaptığı şeydir, çünkü yalnızlıkta öznel deneyime mecbur kalırız.

Zihinsel ve ahlaki görüşümüze yönelik aldatıcı saldırılara karşı en iyi savunma manevi göz ya da Öz'ün Gözü'dür. Başka bir deyişle, koşulların değiştiremeyeceği manevi bir ideal, kendi içimizde kişisel onur ve dürüstlük, başkalarına karşı da iyi niyet ve sevgi kurallarıdır. Yeryüzündeki en alçakgönüllü insanın damarlarında varlığın asil kanı akar. Bu nedenle, insana gerçekten Öz'ün Gözü'yle görmek olan sevginin gözleriyle bakalım. Öz'ün Gözü'nün etkisi altında, ideal olan gerçek olanın içinden yükselir, tıpkı suyun güneş tarafından bulutlu bir imgeye dönüştürülmesi gibi. Tamamen uzakta olan şeyler ruhani göz için mevcuttur. Öz'ün Gözü gelecekteki hayali şimdiki bir gerçek haline getirir. Bu görmede ısrar edersek, bir gün gözlerimizdeki mesafeyle uyanacağız ve yakınımızdaki tüm durgunluk aniden önemsizleşecek. Uzaktaki hedefimize doğru ilerlerken onları bir kenara iteceğiz. Kendini gerçekten bulan insan, sevginin kendisine rehberlik etmesine izin vermekten başka bir şey yapamaz. O, kötülüğü göremeyecek kadar saf gözlere sahiptir. Başkalarına yardım etme yeteneğimiz, kendimizi kontrol etme ve kendimize yardım etme yeteneğimizle orantılı olacaktır. İnsanın kendisine (nefsine) karşı zafer kazandığı gün, tarih bunun düşmanına karşı kazanılmış bir zafer olduğunu keşfedecektir. İyileştirici dokunuş bir tutumdadır ve bir gün insan ruhları ancak sükûnetle yönetebileceğini keşfedecektir.

Hissetmenin gücünü kabul ederek, ruh halimize ve tutumlarımıza çok dikkat edelim. İnsanın ilerlemesinin her aşaması hayal gücünün ve duygularının kullanılmasıyla gerçekleşir. Zihinsel alanımızda bir "ideal" inşa ederek, kendimizi bu "ideal imgenin" içinde hissedebiliriz, ta ki onunla bir ve aynı oluncaya, onun niteliklerini varlığımızın özüne sindirinceye kadar. Yalnız ya da tutsak kişi, hayal gücünün ve duygularının yoğunluğuyla sayısız kişiyi etkileyebilir, böylece birçok kişi aracılığıyla hareket edebilir ve birçok ses aracılığıyla konuşabilir. Hislerini genişlet, dokunuşuna güven, hayal gücünün tüm uçuşlarına katıl ve kendi hassasiyetlerinden korkma. Bir başkasının iyiliğini hissetmenin en iyi yolu, bunun daha yoğun bir şekilde farkında olmaktır. Arkadaşım ol ve arzu ettiğin sağlık, zenginlik ve mutluluk için "daha çok hisset". Fikirler cennetten inip ete kemiğe bürünmedikçe kutsanmazlar. Sonuçları ya da başarıları gerçek hayal gücünün en önemli testi haline getir. Bu sonuçları gözlemledikçe, imgelerini sevgiyle doldurmaya ve içindeki şairle birlikte bileceğin yüksek ve asil bir ruh hali içinde yürümeye karar vereceksin.