Header Ads

Tahminleri Boşver, Korkunun Ötesine Geç / Deepak Chopra Türkçe 11


Sevdiğiniz biri: "Doktorum ölümcül bir hastalığım olduğunu söyledi. Dördüncü evre kansermişim." dese ona nasıl rehberlik edersiniz.

Hastalarıma teşhise inanmalarını söylüyorum. Ama tabii geçerliliği kesinleşmişse. Çünkü biri size kansersiziniz ya da başka bir şeysiniz dese, oradan çıkıp ikinci, üçüncü bir görüş alırsınız. Sonuç kesinse hastasınız demektir.

Evet, teşhise inanın ki onunla ilgili bir şeyler yapabilin ama tahmini sözlere inanmayın. Biri size; "Üç aylık ömrünüz var" ya da " Altı ayda insanların yüzde altmışı ölecek" derse aldırmayın. Bu yıllık hava durumu ortalamasına bakıp sıcaklığı söylemeye benzer.  

New York'ta yaşıyorsanız, ortalama sıcaklık 20 derece ise bu bana "şu an" kaç derece olduğunu söylemez. Ya da Honolulu'da yaşıyorsanız ve ortalama gelir 60,000 dolarken siz 100,000 dolar kazandığınızda, bu belirleyici bir şey olmaz. O yüzden hastalığınızın sonucunu kimse tahmin edemez. Bu durumda neden en iyi ihtimali seçemeyesiniz. 

İkinci olarak da daha önce bahsettiğim şeyi hatırlayın. Şu anki bilgimize dayanarak, genetik mutasyona bağlı hastalıkların %5 oranında olduğunu söylemiştim. Yani bu tür vakaların %95'inde isterseniz hastalığınızın sonucunu değiştirebilecek bir şey yapabilirsiniz. Siz katılımcısınız. 

Benim bu kişiye diyeceğim şey: "Bu konuda doktorunuzdan daha fazla bilgi edinin" olur. "Google'dan bakın. Ulusal tıp kütüphanesine bakın" derim. "PubMed'den bakın" derim. "Ve oradaki bütün bilgileri öğrenin. Bazısı olacak bazısı olmayacak. Siz içgüdüsel olarak mantıklı geleni anlarsınız" derim. "Her şeyi keşfedin. Zihni, bedeni, tıbbı, spiritüel şifalanmayı, bitki dünyasını, diyeti, yiyecekleri, ilaçları, çevreyi, hayat deneyimi yaratan aklınıza gelen her şeyi." 

Hastalığın akut aşamaları için aynı zamanda tavsiyem, mekanik tıp dediğimiz şeyi kullanın. Mesela bir enfeksiyonunuz varsa, çok sayıda bakteri, zararlı bakteri varsa, zatürreyseniz; "Alın, bu antibiyotik sizi iyileştirir" derler. Ama ne yazık ki bu sizi iyileştirmez. Enfeksiyona yatkınlığınızı ya da tekrar yakalanma olasılığınızı olumlu yönde etkilemez. Kesin iyilik sağlamaz. 

Aslında ilaçlar faydalıdır. Ecza ürünleri, terapötik buluşlar, ameliyatlar... Hepsi de faydalı şeylerdir. Şöyle diyebilirim: "%5 ya da akut hastalıklarda belki %10 oranında." Aksi takdirde kronik bir hastalığınız varsa, kanser, kalp hastalığı ya da ölümcül hastalık... Bütünsel bir yaklaşım kullanın, yani zihin, beden, duygular, ilişkiler, duyusal deneyimler, ses, dokunma, görme... Tüm bu duyular içinizdeki eczanede dozlar halinde duruyor. Koku terapisi, müzik terapisi, ses terapisi, enerji şifalaması hatta uzaktan şifalama... 

Çünkü bu hastalığın bilinçte bir temeli vardır. Terapötik dokunuş, reiki, hipnoz, meditasyon... Duygularınızı etkileyen, zihin, beden, duygular; hayatınızdaki her şeyin bununla ilgisi vardır. İlişkiler de dahil olmak üzere, iyi bir uyku da. 

Bu yüzden tahminlere inanmayın. Kendiliğinden gerileyen vakalar var. Kalp hastalığında görmüştük, şimdi başka hastalıklarda görmeye başladık. En son ölüm korkunuzun ötesine geçin. Böylece ölüm size değil, bir deneyime oluyor. 

Blogger tarafından desteklenmektedir.