Yüksek Enerji Seviyeleri ve Fenomenler / Frekanslar Hakkında Her Şey 32
Evet... Dr. Hawkins'in bilinç haritası enerji seviyelerinden yüksek enerji düzeylerini incelemeye devam edelim. Burada bir yanlış anlaşılmayı düzelterek başlamak istiyorum. Dr. Hawkins'in bilinç haritası enerji değerleri doktorun 0 ile 1000 arasında yaptığı sembolik bir birimlendirmedir. Frekans değerine karşılık gelen bir birim değildir. Yani, enerji seviyesi 175 demek o bireyim 175 Hz ile titreştiği anlamında değildir. 0 ile 1000 arasındaki değeri yani skaladaki konumunu ifade eder. Ve bu birimsel aralıklar aritmetik değil logaritmik aralıklardır. Yani, enerji seviyesi 175 olan duygu durumun enerjisi ile enerji seviyesi 200 olan duygu durumun enerji seviyesi arasında 200 ile 175 arasındaki kadar değil, "2 üzeri 200" ile "2 üzeri 175" arasındaki kadar fark vardır. Bundan dolayıdır ki enerji seviyemiz hayatımızda çok ama çok büyük farklar yaratacak etkidedir. Devam edelim:
Enerji Seviyesi 175: Gurur
Bu seviyede artık bir önceki duygu durumlara göre çok daha yüksek bir enerji mevcuttur. Toplumun büyük çoğunluğu tarafından ulaşılmak istenen durumdur. Korku, utanç ve suçluluk gibi olumsuz seviyelerden çok uzak bir noktada olan gurur, her ne kadar olumsuz seviyelere nazaran iyi bir seviye gibi görünse de hala "en azından" ulaşılması gerektiğini düşündüğüm 200 enerji seviyesinin altında, olumsuz bir seviyedir. Gururun iyiliği, bir önceki olumsuz seviyelere göre olan bir iyiliktir ama hala istenen bir hal değildir.
Çünkü bu seviyede uzun kalmanın kaçınılmaz neticesi geri düşmektir. Gururun ardından her zaman bir çöküş yaşanması insanlık tarihinin kaçınılmaz tekerrürlerinden biridir. Çünkü gurur dış etkenlere bağlı bir duygu durumdur, egoyu şişirir ve ayrılıkçı bir anlayışın ürünüdür.
En ufak bir müdahelede geri düşüş yaşandığında, geri düşmenin verdiği utanç ve tekrar yükselememenin korkusu hemen kendisini gösterir ki, bu da aynı kısır döngüde sıkışıp kalmak gibidir.
Tüm insanlık tarihi boyunca milliyetçilik, din ve mezhep savaşları, terör ve emperyalizm bu sinsi enerjinin insanlığa bıraktığı kara lekelerdir. Çünkü bu sinsi enerjinin dışavurumu kibir ve inkar ile kendini gösterir ki, bu da tüm bağımlılıkların uzun süreli olma sebebidir. Kibri ile bağımlılıklarına sıkı sıkı sarılan birey ve toplumlar, inkar ile de tüm çözüm ihtimallerini saf dışı bırakıp ya da reddederek yükselmenin önünde çok büyük bir engel teşkil ederler.
Enerji Seviyesi 200: Cesaret
Bu düzey kritik noktadır. Artık bu düzeyin altına olumsuz bu düzeyin üstüne olumlu duygu durumlar şeklinde bir ayrım yapabiliriz. Ve cesaret seviyesinde kendini muhafaza edebilen birey için, geri düşmediği sürece, yüksek seviyelerin kapıları birer birer açılabilecek diyebiliriz.
Bu düzey, keşif, başarı ve kararlılık düzeyidir ve güçlendirici etki başlamış, güç gerçek manada kendini göstermeye başlamıştır. Artık mesajların ve cevapların daha net anlaşıldığı dünya ve evren, birey için bir zorluk ve çile mekanı olmaktan çıkıp, tam tersine yardımcı olacak bir sıçrama tahtasına dönüşür.
Fırsatları görme ve sorunlar ile başa çıkma daha kolay bir hale gelmiştir. 200'ün altındaki seviyelerde dert ve sıkıntı olarak adlandırılan unsurlar bu seviyede bir uyarıcı, öğretici olarak görülmeye başlanır ve her sorun aslında yükselmenin bir yardımcısıdır.
Yani üretkenliğin başladığı seviye burasıdır. üretkenlik başarıyı getirir ve bunun toplumdaki yansımaları çok olumlu olduğundan ve olumlu geri beslemenin etkisi çok yüksek olduğundan birey artık güçlenmeye başlamıştır.
Enerji Seviyesi 250: Tarafsızlık
Bu seviyeden itibaren tamamen olumlu bir duygu durumdan bahsedebiliriz. 250 altındaki enerji seviyelerinde daha katı ve maddeci bir anlayış hakim iken 250 ve üstündeki seviyelerde somuta olan bağlılıktan uzaklaşma başlar.
Madde dünyasında bükülemeyen kırılmaya mahkum olduğu için müsabaka, rekabet ve kazanma istenilen sonuçlar iken, tarafsızlık seviyesinde sonuç eski önemini kaybetmiştir.
Bu seviyeye yükselmiş birey için peşin hükümlülük ortadan kalktığı için sonuçtan bağımsız bir hal hakimdir. Artık istenilen şeyin elde edilememesi ya da kaybetmek sorun teşkil etmemektedir.
Zorlukları serin kanlılık ile karşılama, hayatın iniş ve çıkışlarının olmasına ikna olma, iltifat, rekabet ve suçlamalara itibar etmeme, peşin hükümsüzlük, başkalarına karşı ikna ve ispat çabasının bulunmaması, duygusal olarak iniş çıkışlardan uzak dengeli bir ruh hali ile bu seviyenin bireyleri ile anlaşmak çok kolay ve huzurludur. Özgürlüğe önem verirler ve bu sebeple kontrol altın alınmaları pek mümkün değildir.
Enerji Seviyesi 310: İsteklilik
Çok yüksek bir olumluluk dönemine girişin başlangıcı olan bir seviyedir. Tarafsızlık seviyesinde yapılması düşünülen işler yeterli düzeyde yapılırken, bu seviyede layıkıyla ve büyük bir özenle yapılır. Hemen hemen tüm uğraşlarda başarıya ulaşma olağan bir şeydir artık.
Hayata karşı direncin ve mücadele bilincinin bittiği yerdir. Hayata katkı sağlamakta kararlı olan bu bireyler, saf, cana yakın ve sosyal bir yapıya sahiptirler. Hem sosyal hem ekonomik başarı kendiliğinden gerçekleşir. İşsiz ya da parasız kalmaya karşı hiçbir çekinceleri yoktur, istedikleri anda tekrar bunu sağlayabilirler, herhangi bir statü beklentileri ya da kaprisleri de yoktur, tekrar alt seviyelerden iş hayatına başlamayı hiç sorun etmezler.
Yardımseverlik abidesidirler, toplumun iyiliği için tamamen gönüllüdürler. İçsel sorunlar ile yüzleşmeye çok açık oldukları gibi öğrenme konusunda hiçbir zorluk çekmezler.
Özsaygıları olağan olarak yüksektir ve toplumdan aldıkları olumlu geri beslemeler ile sürekli artar ve pekişir. Diğer insanlara karşı duyarlı ve hassastırlar. Zorluklarla başa çıkma ve ders çıkarma yetenekleri yüksektir ve bu sürekli kendilerini daha iyiye ve ileriye taşımalarını sağlar. Gururu bir kenara bırakmış, kendini düzeltme ve öğrenme heveslisi, toplumun yapıcı unsuru ve güç kaynağı olan mükemmel öğrencilerdirler.
Enerji Seviyesi 350: Kabul
Muazzam bir sıçrama ve dönüşümün gerçekleştiği seviyedir. Bu seviyenin bireyleri mutluluğu bir yerlerde aramayı bırakmış, tüm kaynağın kendisi olduğu bilincinde, kendi içsel gücünün farkındalığına ermiş ve hiçbir duygu durumu bir yerlerde aramayan, sevgi ve mutluluğun insanın kendi içinde olduğunun ayırdına varmış kişilerdir.
Kabul seviyesi tepkisizlik ile karıştırılmamalıdır. Bu seviyede sakinlik hakimdir ve artık algı genişlemiştir. Kişi resmin bütününü görebilir, olayları çarpıtma ya da yorumlamalara kapılmadan net olarak idrak edebilir.
Bu seviyenin bireyleri doğru ya da yanlışı bulmakla ilgilenmez, sorunları çözmek ve üstesinden gelmek ile ilgilenir. Zor görevlerden korkmazlar, uzun vadeli planları vardır, özdisiplin ve ustalık alameti farikalarıdır.
Çatışma ve kutuplaşmaları yoktur. Tüm canlılar eşit haklara sahiptir ve itibar eşitliğin kendisinedir. Eşitliğin çeşitliliğe engel olduğuna inanılmaz. Kabul bireyi asla geri çevirmez, her zaman içine dahil eder.
Enerji Seviyesi 400: Akıl
Bundan önceki seviyelerin duygusallığının aşıldığı zeka ve akılcılık seviyesidir. Çok büyük miktarlardaki büyük veriyi işleyebilme, çok hızlı ve doğru kararlar verebilme, ince detayları ve grift yapıları anlamaya başlanılan seviyedir.
Bu seviyenin bireyleri bir dezavantaj olarak semboller ve onların temsil ettikleri arasındaki farkı ayırt edememe, objektif ve subjektif dünyalar arasındaki kargaşada kısıtlanmayı deneyimlerler.
Akıl hakikate ulaşmak konusunda kendi kendine yol gösteremez. İnanılmaz büyüklükte veri, bilgi ve belge üretir fakat bunlar ile sonuçları arasındaki çelişkiyi çözme becerisinden yoksundur. Garip bir biçimde bundan sonraki yüksek bilinç seviyelerine geçmedeki en büyük engel yine aklın kendisidir. Bu düzeyi geçebilenler çok nadirdir. Dünya nüfusunun sadece yüzde dördü bunu başarabilir.
Enerji Seviyesi 500: Sevgi
Erotizm, sahip olma arzusu, fiziksel çekim, bağımlılık ile ilişkilendiren günlük hayattaki sevgi anlayışının bu seviye ile hiçbir alakası yoktur. Günlük hayatta kullandığımız sevgi, çoğu zaman inişli çıkışlı, koşullara göre artan ve azalan aşırı yoğun bir duygusallıktır. Geri planında hiddet, bağımlılık ve nefreti barındıran ve hayal kırıklığı anlarında kendini açığa çıkaran bu sevgi gerçek sevgi değildir.
Bu seviyedeki sevgi, koşulsuz, değişmez ve kalıcı olan gerçek sevgidir. İnişleri ve çıkışları yoktur. Sevgi duyanın kaynağı kendi ilahi özüdür ve başka hiçbir kaynağa ihtiyaç duymadan var olmanın bir biçimi olarak kendini gösterir. Bağışlayan, besleyen ve destekleyen dünya ile ilişki kurma biçimidir. Zihinde gelmez, kalpten doğar. Saflığı ile başkalarını yükseltme ve büyük işler başarma yeteneğine sahiptir.
Akıl devreden çıktığı için sorun tek bir anda bir bütün olarak algılanır. Zamana ve sürece dair yeni bir açılım doğar. Zihin semboller ve bunların işlenmesi ile ilgilenirken, sevgi sembolleri ve bunları işlemeye gerek duymaksızın anında ve bir bütün olarak algılayabilme durumundadır.
Taraf tutmaz. Taraf tutmanın ayrıştırıcılığı da ortadan kalktığı için artık herhangi biri ya da bir şeyle "bir olmak" mümkündür. Tüm ifadeleri ile iyiliğe yönelir, olumlu olan her şeyi çoğaltır. Olumsuzluğa saldırmaz ama saflığı ile onun bağlamını değiştirerek yok eder.
Bu seviye gerçek mutluluk düzeyidir. Semavi dinlerin her biri özünde bu seviyenin üzerinde olmasına rağmen, dünyadaki insanların sadece yüzde dördünün bu seviyeye ulaşabilmesi bir şeyleri yanlış anladığımız ya da yorumladığımızın manidar bir kanıtıdır.
Enerji Seviyesi 540: Neşe
Sevgi daha da koşulsuz bir hale gelerek içsel bir sevinç olarak deneyimlenmeye başlamıştır. Burada bahsedilen sevinç, bir şeyleri yolunda gitmesinden dolayı ortaya çıkan sevinç gibi bir şey değildir. Tüm eylemlerde ve yaşamın her dakikasında hiç kaybolmayan bir sevinç halidir. İyileşmeler ve manevi yardımlaşmalar olağandır.
Çok uzun süren çok büyük zorluklar karşısında bile sabır gösterme, her durumda olumlu tavır sergileme ve her şeye karşı duyulan şefkat bu seviyenin belirtecidir. Bu seviyedeki bireyler diğer kişiler üzerinde oldukça etkili olabilirler. Karşındakine sevgi ve huzur veren uzun bakışlar sergileyebilirler.
Bu seviyedeki bireyin gördüğü dünya yaradılışın ince güzelliği ve kusursuzluğu ile aydınlanmıştır. Her şey çok kolayca ve eş zamanlı olarak gerçekleşir ve birey baktığı her şeyde ilahi sevgiyi ve Allah'ın bir ifadesini görür. Bireysel irade ile ilahi irade birleşmiş haldedir. Gücü ve enerji alanının genişliği ile sıradan bireylerin mucize olarak adlandırabileceği olaylar meydana getirebilir.
Diğer bireylere karşı hissettiği sorumluluk düşük seviyelerin sorumluluk bilincinden farklıdır. Bu seviyenin bireyleri belirli kişiler için değil hayatın bütünü ve tüm canlılık için bir yarar ve sorumluluk gütmektedir. Bu seviyeye ulaşablenler dünya nüfusunun sadece binde dördünü oluştururlar.
Enerji Seviyesi 600: Huzur
Bu seviyeye ulaşabilen bireyler çok nadirdir. Artık nesne ve özne arasındaki fark ortadan kalkmıştır. Herhangi bir algı ve odak noktası da yoktur. Bu insanlardaki şefaat duygusu başka bir şey yapmalarına izin vermeyecek kadar büyüktür. Kendilerini belli etmeden, diğer insanların iyiliği ve kurtuluşları için çabalarlar.
Bu seviyenin bireylerinde sabit bir algı yoktur, her şey canlı ve ışıl ışıldır. Zamanda ve uzayda asılı kalmış ve ağır çekimdeymişçesine bir his mevcuttur. Bu bireylerin dünyası tekamül eden bir dünyadır, tüm bu harikulade keşif sezgiseldir ve kavramsallaştırmayı bırakan akıl sonsuz bir sessizlik içindedir.
Artık tanık olan ile tanık olunan aynıdır, gözlemci manzaraya karışmış ve gözlenen olmuştur, her şey birbirine bağlıdır.
Enerji Seviyesi 700 ve üzeri: Aydınlanma
İnsanlık tarihinde kitlelerin takip ettiği büyük insanların düzeyidir. Bu seviye en üstün esinlenme düzeyidir. Bu seviyedeki birey benliğini ve kişiliğini diğerleri gibi deneyimlememektedir. Bu seviyenin bireyleri insanlık tarihinin ve aleminin doruk noktalarıdır.
Bu bireyler çok büyük kitleleri canlandırır, tüm insanlığın farkındalık düzeyini yükseltir, tüm zamanların ötesine geçer.
Artık fiziksel beden ile "ben" şeklinde bir özdeşleşme yoktur. Dolayısı le bedenin bir kaderi olması, bir cesetten başka bir şey olması mevzu bahis değildir, beden sadece bir aracıdır ve en büyük hizmeti iletişimdir. Benlik benlik ile karışır. Burası ikiliksizlik ve tam tevhid bilincinin makamıdır. Bilinç ve farkındalık için herhangi bir zaman, mekan ya da limit sınırlaması yoktur.
....
Evet, bilinç haritasının ve bilincin enerji seviyelerinin tek tek üzerinden geçtik. Enerji seviyeleri yükseldikçe duyduğun heyecanı kendimden bilerek hissedebiliyorum. Bugüne kadar ki frekansımızı düşüren şeylerden uzak duralım, frekansımız yükseldikçe her şey daha kolay ve güzel olacak diye neden direttiğimi daha iyi anladığını ümit ediyorum.
Burada akla gelen soru şu olmalı: "Madem bizim özümüz yani ruhumuz ilahi bir öz ise, bu bilincimizin enerji seviyesini düşüren ve bizi aşağıya çeken nedir?" Cevap çok basit: Egomuz yani nefsimiz. İşte onu terbiye edip bizimle birlikte yükseltmemizin neden bu kadar gerekli olduğunu da şimdi anlamış olman lazım.
Yarın, nefsin mertebelerine bakalım ve tamamen bilimsel olan bilinç haritası enerji seviyeleri ile arasındaki bağı ve benzerliği görerek hayret etmeye devam edelim.
Allah hayretimizi artırsın.