Başarıdan Alıkoyan ve Uzaklaştıran 10 Alışkanlık / Brian Tracy Türkçe 05

İnsanlar başarının dışsal olduğunu düşünür. Başarılı insanların daha fazla para kazanmak için çok çalıştıklarını varsayarlar - ama bu hikayenin sadece yarısıdır. Diğer yarısı ise başarılı insanların sadece ofiste uzun saatler geçirmemesidir. Başarılarını aşağı çekecek alışkanlıklardan kaçınırlar.

Dışarıdaki başarıları, içten ve dıştan sıkı çalışmanın bir bütünüdür.

İç çalışma, “Başarılı bir insanla aynı alışkanlıklara sahip miyim?” gibi zor bir sorudur. Gününü tam olarak senin yaptığın gibi geçirmeyi seçen yedi haneli geliri olan bir girişimci hayal edebiliyorsan, başarıya giden yoldasın demektir. Yapamıyorsan, sorununu buldun demektir: Bu başarı seviyesine ulaşan kişi olmadan başarıyı istiyorsun.

Başarılı olmak için sayacağım 10 alışkanlığı bırakmak ile işe başlayabilirsin:

1. Boş Sözler Vermek

Sen işinin veya çalıştığın şirketin temsilcisisin. Verdiğin bir sözü tutmazsan, bu senin ve şirketinin imajını bozar. Biri sana bir şey yapacağını söylediğinde ve yapmadığında - ondan tekrar yapmasını ister misin? Hayır ve aynısı senin için de geçerli. Takvimini ciddiye alarak boş vaatlerde bulunmaktan kaçın. Bir şey yapmak için her söz verdiğinde, onu takvimine koy, böylece unutman imkansız olur. Bir takvimin olmadığını düşünmek istemiyorum bile :). 

Belirli bir tarihte bir şey yapacağına söz verdiğinde, yap.

2. Başkalarını Suçlamak

Her şey ters gittiğinde, bu iş arkadaşının, bir dostunun veya ailenin suçu değildir. Başarısızlığımız için başkalarını suçladığımızda, başarılı olmamızın nedeninin de başkaları olmasını bekleriz. Başarı içseldir, başarılı insanların alışkanlıklarına göre yaşamak bizim seçimimizdir ve yaşamamak da bizim seçimimizdir. Başkalarını suçlamak ve “Bu insan bana bunu neden yaptı?” diye düşünmek yerine, soruyu “Bunun tekrar olmasını nasıl önleyebilirim?” şeklinde değiştirebilirsin.

3. Mükemmel Zamanı Beklemek

"Hazır olduğumda"... Bu başarısız insanların düştüğü yaygın bir tuzaktır. Kendimiz yapmak yerine bir işaret bekleriz. Bir gün hazır olacağımız -ama şimdi olmadığımız- fikri, yaklaştığını düşündükçe uzaklaşan bir serap gibidir. Mükemmel zamanı beklersen, fırsatı kaçıracaksın demektir. Hazır olmadığımızı hissetmek, bizi güvende tutmaya çalışan konfor bölgemizdir. Bize bu balonun içinde kalırsak kötü bir şey olmayacağını söylemektedir.

Peki, konfor alanımızı terk edip sınırlarımızı zorlarsak ne olur? Yeni topraklar, yeni fırsatlar ve altını keşfederiz. Başarısız insanların geride kaldığı yer burasıdır. İlerlemek ve adım atmak için gergin hissettiğinde, kendine sorman gereken soru şu: “Korkuyor muyum?”

4. Hedefler Hakkında Konuşmak Ama Belirlememek

Hiç birine bir şey yapmayı planladığını söyleyip birkaç ay sonra karşılaştığın ancak hiçbir ilerleme kaydedemediğin oldu mu? Bu kişi sana planınla ilgili işlerin nasıl gittiğini soruyor ve bunun için gösterecek hiçbir şeyin yok. Hedeflerimizi belirlemek yerine onlardan bahsettiğimizde olan tam da budur.

Hedefler belirlemek için baştan sona tersine mühendislik yap. Bu yıl 100.000 TL kazanmak istiyorsan, bu hedefe ulaşmak için her ay ne kadar para kazanman gerekiyor? Bu aylık hedefe ulaşmak için daha kaç müşteriye veya işe ihtiyacın var? Hedefler belirlemek, büyük hedefini gerçeğe dönüştüren günlük eylemlere bölen matematiksel bir denklemdir sadece.

5. Erteleme

Ertelemek ilginç bir zevk ve şımarıklıktır. Çalışmaktan daha iyi hissettirdiği için erteleriz, ancak daha sonra çalışmadığımız için kendimizi kötü hissederiz. Kendimizi başarısız, değersiz ve eksik gibi hissettirir. Hiç bütün gün işin veya tutkuların üzerinde çalışıp didindikten sonra “Bütün günümü boşa harcadım mı?” diye düşündün mü?

Yapmamız gerekenlerin ve hayallerimizin peşinden gittiğimizde kendimizi iyi hissederiz. İyi hissettiğimizde daha fazla harekete geçeriz. Daha fazla eylem yaptığımızda, hedefleri gerçeğe dönüştürürüz. Bu çok keyifli bir zincirdir.

6. Kendinden Şüphe Etmek

Şüpheyle nasıl başa çıktığın, seni başarıya doğru götüren ya da ondan uzaklaştıran şey olacaktır. Henüz başarılı değilsen, kendine inanmaktan çok kendinden şüphe etmeye zaman harcıyor olabilirsin. Şüpheler korkuyu besler ve korku bizi durgun tutar. Durağan kalmaktan kaçınmak için en büyük hayranın kendin olmalısın. Sana en çok inanan kişi yine sen olmalısın. Kendin için kök saldığında, riskler alırsın, kendini ileriye doğru itersin ve daha önce hiç sahip olmadığın yeni başarıların tadına varırsın. Tüm başarılı insanlar kendilerine hayatlarındaki herkesten daha çok inanırlar.

7. Kendini Başkalarıyla Kıyaslamak

Kendini başka biriyle karşılaştırmanın sorunu, kendi hayatının birinci bölümünü başka birinin 20. Bölümüyle karşılaştırmandır. Neden Warren Buffett kadar başarılı olmadığınızı merak ediyorsan, bunun nedeni yeni başlıyor olman ve onun senden on yıllarca daha uzun süredir çalışıyor olmasıdır.

"Karşılaştırma, neşe hırsızıdır." Unutma, herkes bir yerden başlamak zorunda.

8. Sağlığına Dikkat Etmemek

Başarılı insanlar, üretken ve odaklanmış olma yetenekleri söz konusu olduğunda sağlıklarının önemini bilirler. Vücudunu iyi beslemek için dikkat etmezsen, işini yapamayacak veya uzun süre odaklanamayacaksın. Gelirini  ayarlarken beslenmene de bak. Nasıl faturalarını ödemek için para kazanman gerekiyorsa, hedeflerine ulaşmak için vücudunu da iyi beslemen gerekir. Vücudun bugün olduğun yerden, bir yıl sonra olmak istediğin yere kadar sana eşlik edecek. Sorunsuz bir yolculuk yapabilmen için doğru şekilde tedavi ettiğinden emin olmalısın.

9. İşler Zorlaştığında Vazgeçmek

Bir gecede başarı bir efsanedir. Bir gecede elde edilen başarılar, aniden gündeme getirilen, yıllarca süren sıkı çalışmanın sadece doruk noktasıdır. Kalıcı olmak bir zihniyettir. Bu, şunu istiyorum'dan şunu yapıyorum'a bir geçiş meselesidir. Bu, her gün nihai hedefine daha da yaklaştığının bir anlayışıdır. 

10. Sürekli Öğrenmenin Önemini Unutmak

99 yaşında bile, hala her şeyi bilmeyeceksin. 20 yaşındaki birinden çok daha fazla iş dünyası anlayışına sahip olacaksın - ancak henüz öğrenmediğin çok fazla bilgi olacak. Başarılı insanlar, başarılarının eğitimleriyle bağlantılı olduğunu bilirler. Bu, üniversite diploması ve doktora peşinde oldukları anlamına gelmez. Bu, kitap okudukları, konferanslara katıldıkları ve yaptıkları işte daha iyi olmanın yollarını arayıp buldukları anlamına gelir.