Sadece Gerçek Ama Farklı Bir Şekilde / Bob Proctor Türkçe 09

Kör bir çocuk ayağının dibinde açılmış bir şapka ile bir binanın merdivenlerine oturdu. "Körüm, lütfen yardım edin" yazan bir tabela koydu. Şapkada sadece birkaç bozuk para vardı - aceleyle yanlarından geçerken insanlardan atılan bir kaç bozuk para...

Bir adam geçiyordu. Cebinden birkaç bozuk para çıkardı ve şapkaya attı. Sonra tabelayı aldı, çevirdi ve bazı kelimeler yazdı. Sonra, yanından geçen herkesin yeni kelimeleri görmesi için tabelayı çocuğun önüne geri koydu.

Ardından şapka dolmaya başladı. Kör çocuğa çok daha fazla insan para veriyordu. O gün öğleden sonra tabelayı değiştiren adam işlerin nasıl olduğunu görmek için geri döndü. Çocuk ayak seslerini tanıdı ve sordu, "Bu sabah tabelamı değiştiren sen miydin? Ne yazdın?"

Adam, “Ben sadece gerçeği yazdım. Senin dediğini söyledim aslında ama farklı bir şekilde: "Bugün güzel bir gün ama ben göremiyorum" yazdım.

Her iki tabela da doğruyu söylüyordu. Ama ilk tabela basitçe çocuğun kör olduğunu söylerken, ikinci tabela yürüyen herkese görmek için ne kadar minnettar olmaları gerektiğini anlatmıştı.

Hayatın sıkıntılarla dolu göründüğünde, minnettar bir tavrı sürdürmek zor görünüyor, değil mi? Tek gördüğümüz, yaşamlarımıza karanlık bir gölge düşüren kararmış bir fırtına bulutu gibi sorunlarımız. Ve her şeyin yolunda gittiği zamanlar? Sık sık bu değerli anları hafife alırız, değil mi? Hepsinin mutluluğuna, rahatına ve aşinalığına kapılıp, minnettar olmayı unutabiliyoruz.

Öyleyse minnettarlık nedir?

Basitçe söylemek gerekirse, minnettarlık bir alışkanlıktır. Mevcut durumun beğenine göre olsun ya da olmasın, dünyaya ve içindeki tüm güzel şeylere takdir duygusuyla bakmanın bir yoludur.

Minnettarlık, kendinle ve sahip olduğun her şeyle barış içinde olmaya, yürek merkezli bir yaklaşımdır. Bu minnettarlık duygusunu uyguladığında, minnettar olabileceğin DAHA FAZLA şeyi hayatına çeker.

Devam et, hemen şimdi dene:

Hayatında minnettar olman gereken neye ya da kime sahipsin?