Header Ads

Şimdi Dua Zamanı ve Özgürsün / Çekim Yasası Hakkında Her Şey 29


Şimdi dua zamanı...

İstemek... Fiilin kendisi bile kendimizi anlamak için yeterli diye düşünüyorum. İstemekten başka çaremiz yok çünkü. Veren O, verebilecek olan O, mutlak güç sahibi olan O.

Mutlak Güç tanımı, her şeyi yapabilecek olan olmaktan ziyade hiçbir şeye ihtiyacı olmayan olmaktır aslında. Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan O, dolayısı ile her şeye Kadir olan O.

Hediyemizi vermek isterken bile layıkı ile hediye veremeyeceğimizi kabul ederek niyet ettik hatırlıyorsan. O olmadan bizim hiçbir şeyimiz yok çünkü. Tam da bu sebeple kendimizi, tüm beklentilerimiz de dahil olmak üzere yok sayarak bir hediye vermekten başka çaremiz yoktu. Ve tam da bu sebepten ne yaparsak yapalım hep O'ndan O'na aslında her şey.

Rahman ve Rahim olan O. Bir annenin yeni doğmuş bebeğine verdiği gibi Rahman, onu sakladığı gibi Rahim. Bir bebek annesine ne verebilir ki? Zaten annesine muhtaç iken, zaten her şeyiyle annesine nazaran aciz iken ne verebilir. Tüm ihtiyaçlarını ona annesi verirken bir bebek kendinden ve sevgisinden başka ne verebilir? Anne nasıl bu ilişkiden memnun olabilir? Vererek değil mi?

Bebek kendi kendini doyuramaz, annesinden ister ve ona istediğini vermek annenin en memnun olacağı şey değil midir? Bebek hastalanır, kendine bakamaz, annesine ağlar ve ona şifa ve çare olmak annenin en memnun olacağı şey değil midir? Bebek bu dünyanın acemisidir, yaralanır ya da bir sıkıntısı vardır, ha bire "uf" olur. Onun her "uf" olan yarasını öpmek, sıkıntısını gidermek annenin en memnun olacağı şey değil midir? Bebeğin hediyesi de budur işte. Her sıkıntısında önce annesine gitmek, ondan istemek, ona sığınmaktır. "Ben geldim" deyip, "senden başka kimsem yok" deyip, her hali ile ona teslim olmak. 

Şimdi sen de teslim ol bakalım. 

İbadetlerimiz içerisinde bildiğimiz, anladığımız ya da henüz bilmediğimiz ve anlamadığımız belirli kıstaslar mevcut. Namaz, oruç, zekat, hac gibi farz ibadetlerimiz konusunda uymamız gereken belirli limitler var. Bunlar belli ve her geçen gün bu uygulamaların neden belirli limitler ve rutinler içinde yapıldığına dair yeni bilimsel kanıtlar bulunuyor ve hiç anlamayacağımız faydaları ve sebepleri olduğuna da şüphemiz yok. Olmamalı en azından.

Namazın vakitleri, namaz içinde, öncesinde ve sonrasında yapılacaklar, orucun günlük ve senelik döngüdeki zamanları, zekat için belirlenen limitler ve hac için belirlenen zaman ve mekanlar gibi konularda özgür değiliz. Buradaki en büyük nimetlerden biri de bu özgür olmama hali olsa gerek. Belirlenen ve şart koşulana, nefsimizi ve aklımızı yenerek nasıl teslim olacağımız konusunda daimi bir imtihandır bu aslında. Günlük, haftalık, aylık ve yıllık döngüler halinde yapmamız şart koşulan kurallara teslim olabiliyor muyuz şeklinde sorulan daimi bir soru.

Yoksa sakızı yutmuyorum ki orucu bozmaz bence mi demeye çalışıyoruz? Sigara gıda değil ki orucu bozmaz mı demeye çalışıyoruz? Binlerce evliya ve alimden, milyonlarca sayfa ve satır ile her detayı belli olan namaz konusunda yorum mu yapmaya, açılım mı getirmeye çalışıyoruz? Anlamına, içeriğine, sevgisine odaklanmadan şartlarını mı sorgulamaya çalışıyoruz? Zekatı mal sevdamıza, Haccı milli egomuza bahane ederek kaytarmaya mı çalışıyoruz? 

Şeriat noktasında özgür değiliz ve özgür olmadığımız her detay en ince ayrıntısına kadar belli, artık bu hususlarda aklına ve egona yenik düşme lütfen. Buradaki samimiyetin ve teslimiyetin bu özgür olmama durumumuzun nasıl bir nimet olduğunu da anlamanı sağlayacaktır. Zira tüm insanlık tarihi, özgür bırakıldığımız durumlar ve dönemlerde, güç sahibi olduğumuz süreçlerde ve mevkilerde, tüm insanlık ve tüm canlılık adına doğru kararlar veremediğimizin hatta yanlış kararlar verme eğiliminde olduğumuzun ispatları ile dolu. Tüm farz ibadetler, bizim sırlarının zerresine bile vakıf olamadığımız ilahi sistemin ince ayarlarına göre tayin edilmiş durumda. Farzların belirlenmiş unsurlarını kurcalamak yerine içeriğine, anlamına ve sevgisine odaklanmak hepimiz için daha hayırlı olacaktır emin ol.

Ama, şimdi gecenin en sessiz, en karanlık, en tenha, en özel vaktinde özgürsün. Dua etmek konusunda özgürsün. İster kendi dilinde yap ki bence en doğrusu budur, ister anlamını bildiğin ezberlerin ile. İster ağlayarak yap, ister üzülerek yap, ister gülerek yap, ister sessiz yap, ister sesli... İster hıçkır, ister haykır... İster uzat, girebildiğin kadar detaya gir, istersen kısa kes, sen biliyorsun zaten de... Bu buluşma özel bir buluşma. Sadece senin ile O'nun arasında. Samimi ol, kurgusuz, pazarlıksız, yalansız ve teslim. 

Ne istersen iste... O daha iyisini vermek istiyor.

Nasıl istersen iste... O daha güzelini vermek istiyor.

Ne kadar istersen iste... O daha çok vermek istiyor.


Hazırlandığımız buluşma vaktindesin, özgürsün... Tadını çıkar.

Blogger tarafından desteklenmektedir.