Header Ads

Varoluşta Yin ve Yang; Yapmak ve Olmak / Eckhart Tolle Türkçe 31


Birinin gönderdiği bir soru vardı, muhtemelen genç bir arkadaşım tarafından sorulduğunu hatırlıyorum, emin değilim. Ve dedi ki; "sizi dinlediğimde, aynı zamanda ruhsal bir öğretmen olmak için de güçlü bir dürtüye sahip oluyorum. Ama büyük, büyük bir iş liderini dinlediğimde, birdenbire büyük bir iş lideri olma hissine kapılıyorum :). Ne yapayım? :)."

Sana tavsiyem önce iş liderini denemen :). Tony Robbins seminerlerini tavsiye ederim ve bunda yanlış bir şey yok. Bu hayatın bir yönü. Tony'nin motivasyon cümlelerini biliyorsun: "Bunu yapabilirim! Evet! Yap! Enerjini topla! :). Ve oldukça canlandırıcı, bu yüzden gidip bir şeyler denemek için hiç fena bir yer değil.

Bir fark dersen; o yapmayı temsil ediyor, ben de varlığı temsil ediyorum diyelim ama bildiğin gibi Yin Yang'ın simgesi, iç içe geçmiş, iki ama tek kutupluluğun ortasında, Yin var ve orada küçük bir nokta var ve diğerini, Yang'i temsil eden de bu. Ve diğerinin ortasında, Yin'ı temsil eden küçük bir nokta var ve bu yüzden, gördüğün gibi bende de birazcık ötekinden var :).

Ve Tony Robbins'in bunu ne zaman yapmaya başladığını bilmiyorum, seminerlerine genellikle sonlara doğru kısa meditasyon dönemleri eklediğini hayretle görmüştüm.

Bu iki kelime, onları bir araya getirdiğin anlamına geliyor. İnsan, olduğun formdur. Ve insan, yani sen, yani form ne yaparsa yapsın, Varlık, özünde kim olduğundur. Yani ikisi de sensin, sen varlıksın, bilinçsin ve ayrıca sen bu bilincin aldığı formsun. Ve doğal olarak bu bilincin aldığı biçim, bir şeyler yapacak, düşünecek, aktif olacak ve dünya üzerinde hareket edecek ve ona göre hareket edilecek.

İşte bu uygarlığın kendisi bu yüzden akıl hastası. Varlıkla olan bağlantı neredeyse tamamen kayboldu. Bu yüzden birçok başarısına rağmen çok kırılgan bir uygarlık. Meyve satan bir süpermarkete gittiğinde, portakallara bakıyorsun ve hepsi ama hepsi çok parlak ve cilalı görünüyorlar ve domatesler de aynı şekilde çok parlak ve cilalı... Ancak genellikle onları kesip açtığında, içleri tamamen kuru ve tatsız.

Yani bu biraz bizim medeniyetimiz gibi, yüzey görünümü güzel, hoş ve parlak. Ama daha derine inersen, orada temel olan bir şey var ama olmayan... Orada eksik olan bir şey var. Ve bu nedenle medeniyet, olmak ile yapmak arasındaki bir tür dengeye geri dönmedikçe, ne yazık ki uzun süre hayatta kalamaz.

Ve bu yüzden beraber bunları konuşuyoruz. Bu yüzden ağırlıklı olarak burada odaklandığımız şey varlık yönü, çünkü bu, kolektif içindeki ve senin kişisel hayatındaki dengeyi de düzeltmemiz gerekiyor, çünkü toplum tarafından koşullandırılmış her birey yaşamaya eğilimlidir... Hatta hayat bununla başlıyor artık. Küçük çocuklara bak. Onlar şöyle: "sadece yap ve düşün ve ilerle!" Tamam...

Gerginlik bitiyor  ve sonra video oyunları falan oynamaya başlıyorlar. Ve çok uzun süre hiçbir şeye odaklanamıyorlar. Bu çok büyük bir sakatlık. Pek çok genç, bu günlerde birçok faktörün ve özellikle sahip oldukları video ve cihazların etkisiyle buna sahipler, artık hiçbir şeye çok uzun süre odaklanamıyorlar, hiçbir şeye çok uzun süre dikkat edemiyorlar, çünkü zihin onlardan çok önce gidiyor, çünkü video oyunları ve hatta birçok film izledikleri zaman, sahne birkaç saniyede bir sürekli değişiyor.

Yani belli bir süre bir şeye dikkatini veremiyorsan, asla akış olmaz. Yapamazsın, çünkü yapmak için, bir şey inşa etmek için, dikkatinin bir şeye odaklanması gerekir ve ona zaman ayırman, bakman ve onunla birlikte olman gerekir sonra bu gerçek olur. Bütün bir nesil böyle yetişirse, bunu yapamazsa, o zaman medeniyet yeni bir şey üretemez.

Ve artık sorunlarıyla bile baş edemiyorlar. Çünkü sorunlarla iyi bir şekilde başa çıkmak için bile, bir soruna bakabilmen ve onunla birlikte olabilmen ve ardından daha büyük zekanın sana ilham vermesine izin vermen ve ardından bir çözüm bulman gerekir. Yani insanlar benim adlandırdığım şekliyle, yaparken kaybolurlar, zihinlerinde kaybolurlar, düşüncede kaybolurlar. 

Ama yapıcı bir şekilde ve yapmak dediğim şekliyle düşünmüyorlar. Çünkü düşük bilinç seviyesinde düşünme, zihinlerinde özerk bir faaliyet veya kolektif zihnin bir yansıması değil. Onlar düşünmüyorlar, bir düşünce tarafından kullanılıyorlar. Ve bunu bilmiyorlar. 

Doğal olarak var olmaya daha yatkın olanlar, toplumumuza hiç uymuyorlar. Eski kültürlerde, onlar için biraz yer vardı. Gidebilirlerdi, inzivaya çekilebilecekleri çok fazla mabed ve ortam vardı. Ve aslında çok fazla şey yapmanı gerektirmeyen birçok iş kolu da vardı. Yapabileceğin basit işler vardı. 

İşte günümüzde bu dünyaya uyum sağlamak bu doğal eğilimi olan insanlar için daha zor. Bazı uyumsuzlar aramızda, ama hayat içinde çok etkili olanlar bile, yaptıklarının boşluğunu fark ettikleri anda hüsrana uğrayıp mutsuz oluyorlar. Bu nedenle, çok başarılı işler yapanlar bile hüsran ve anlamsız bir boşlukla karşılaşıyorlar.

Ve artık... bizim uygarlığımız, farkında olmadan, köklere, varlık boyutuna, ÖZe dönmenin hasretini çekiyor. İşte bu yüzden YouTube'daki garip, ilginç, belki korkutucu veya gizemli videolar gibi şeyler bu kadar popüler hale geliyor, çünkü bu, bir şeylerin içinde gibi olup da, yapmaktan kurtulmanın bir yolu.

Blogger tarafından desteklenmektedir.