Evren Hazineleri Anahtarı / John Kehoe Sesli Kitap

Dünyayı hareket ettirme gücü bilinçaltındadır.

İçimizde iki akla sahibiz. Şimdiye kadar konuştuğumuz bilinçli zihindi. Şimdi seni ikinci zihninle, gizli ve gizemli bilinçaltınla tanıştırmak istiyorum. Bilinçaltımız öyle bir güç ve karmaşıklık içerir ki, kelimenin tam anlamıyla hayal gücünü sarsar. Bu bilinçaltı zihnin, vücudumuzun tüm bölgelerine kan pompalamaktan nefesimizi ve sindirimimizi düzenlemeye kadar bedensel işlevlerimizi kontrol ettiğini ve düzenlediğini biliyoruz. Ayrıca bilinçaltımızın başımıza gelen her olayı kaydettiğini de biliyoruz. Kişisel tarihimizdeki her olay kaydedilir içinde, bu olayların uyandırdığı duygu ve düşüncelerle birlikte.

Bu ikinci zihinden de değerli rehberlik ve yönlendirme alabiliriz. Sezgilerimiz, hayallerimiz, duygularımız ve önsezilerimiz aracılığıyla bilinçaltımız, tüm ihtiyaç ve arzularımızı tatmin etmek için gereken fikirleri, kavrayışları ve çözümleri bize getirecektir. Bu içsel özelliği uyandırdıktan sonra asla yalnız veya rehbersiz değiliz.

Ve nihayet bilinçaltı, duygu ve his ile düzenli olarak tekrarlanan düşünce itkilerinin hızlandırıldığı, yüklendiği ve fiziksel eşdeğerine dönüştürüldüğü mekanizmadır. Fiziksel karşılığına çevirmek istediğin herhangi bir planı, düşünceyi veya amacı gönüllü olarak bilinçaltına yerleştirebilirsin ve bu karşılık senin için kendini gösterecektir. Bilinçaltı yapıcıdır, üretkendir ve sana hizmet etmeye her zaman hazırdır. Yine de çok azımız onun gücünü nasıl kullanacağımızı anlıyoruz.

Bilinçli ve bilinçaltı zihinlerin, gerçekliğini inşa etmek adına bir ekip olarak nasıl birlikte çalıştığını anlamak için, yine bir benzetme kullanmama izin ver. Bilinçaltı zihnin, içine ektiğin her tohumu kabul eden verimli toprak gibidir. Alışılmış düşüncelerin ve inançların, içinde sürekli olarak ekilen tohumlardır ve mısır tanelerinin mısır ürettiği gibi, hayatında ekilenleri üretirler. Ne ekersen onu biçeceksin. Bu bir yasadır.

Unutma, bilinçli zihin bahçıvandır. İç bahçeye neyin ulaştığını bilmek ve akıllıca seçmek bizim sorumluluğumuzdur. Ama ne yazık ki çoğumuz için bahçıvan olarak rolümüz bize hiç açıklanmadı. Ve rolümüzü yanlış anlayarak, iyi ve kötü her türden tohumun iç bahçemize girmesine izin verdik. O zaman hayatımızda olan her şeyin nedeni budur. Hayatının herhangi bir alanında neden şans veya talihsizlik olduğunu anlamak istiyorsan, sadece içine bakman yeterlidir.

Bilinçaltı ayrımcılık yapmaz. Başarısızlık, sağlıksızlık ve talihsizlik, başarı ve bolluk kadar kolay tezahür edecektir. İçinde beslediğimiz tohumlara göre hayatımızda çoğalmaya çalışır. Bilinçaltın, bu düşünceler olumlu ya da olumsuz olsun, his ve duygularla kendisine etki edileni kabul eder. Bilinçli zihnin gibi şeyleri değerlendirmez ve seninle tartışmaz.

Yaşamında değişiklikler yapmak istiyorsan, nedene bakmalısın ve neden, bilinçli zihni kullanma biçimindir - zihninde düşünme ve imgeleme biçimin. Aynı anda hem olumsuz hem de olumlu düşünceler düşünemezsin. Biri ya da diğeri hakim olmalıdır. Zihin bir alışkanlık yaratığıdır, bu nedenle olumlu duygu ve düşüncelerin zihninin baskın etkisini oluşturduğundan emin olmak senin sorumluluğun haline gelir.

Dış koşulları değiştirmek için önce iç koşulları değiştirmelisin. Çoğu insan, doğrudan bu şartlar ve koşullarla çalışarak şartları ve koşulları değiştirmeye çalışır. Bu, düşünce ve inançlarda bir değişiklik olmadığı sürece her zaman beyhude veya en iyi ihtimalle geçicidir.

Bu gerçeğe uyanarak, daha iyi, daha başarılı bir yaşamın yolu netleşir. Başarı, mutluluk, sağlık, refah düşüncelerini düşünmek ve korku ve endişeyi ayıklamak için bilinçli zihnini eğit. Bilinçli zihnini en iyinin beklentisiyle meşgul et ve alışkanlıkla düşündüğün düşüncelerin hayatında olmasını istediğin şeylere dayandığından emin ol.

Burada "alışkanlık yasası" sana yardımcı olabilir. Lütfen, anlatılan tüm ilkeleri günlük olarak uygulama alışkanlığı oluştur. Sadece dinlemekle kalma, prensipleri ve teknikleri hayatına al ve onları senin için yaşayan bir gerçeklik haline getir.

Su, ister bardakta, ister vazoda, ister nehir kıyısında olsun, içinde bulunduğu kabın şeklini alır. Aynı şekilde, bilinçaltın da, günlük düşüncen aracılığıyla, ona alışkanlıkla yansıttığın görüntüye göre üretecek ve tezahür edecektir. Kaderin bu şekilde inşa edilir. Hayatın, seçtiğin şeyi yapmak senin elinde.

SENKRONİZE

Bilinçaltının sana getireceğini bir kez kavradığında, neye ihtiyacın olursa olsun ve her gün istediğin şeyin düşüncelerini ve görüntülerini yansıtmaya başlarsan, görünüşte rastlantı ve tesadüfi olaylar başına gelmeye başlayacaktır. Talimatlarınla çalışan güçlü iç işbirlikçin, hedeflerini gerçekleştirmek için ihtiyaç duyduğun insanları ve koşulları sana getirecektir. Joseph Campbell'in onları tarif ettiği gibi "görünmeyen bin el" yardımına koşacak. Eşzamanlılık, deneyimsizlere tesadüf ya da şans gibi görünür, ama ikisi de değildir. Düşüncelerinle harekete geçirdiğin doğa yasalarının işleyişinden başka bir şey değildir.

Nasıl çalıştığını açıklayayım. Daha önce enerji parçacıklarından oluşan tüm fiziksel gerçeklik hakkında konuşmuştuk. Bir dev ile birlikte yaşıyoruz: Enerji Beden. Örneğin, bilinçaltına başarıyı damgalamaya başladığında, bu enerjinin bütünde rezonansa giren sürekli bir titreşimini oluşturur. Bilinçaltın bu başarı titreşimi ile gece gündüz çalışır, başarın için gerekli insanları ve koşulları sana çeker. Şunu da ekleyebilirim ki, bilinçaltın, başarısızlığın için gerekli koşulları kendine çekmek için eşit derecede sıkı çalışacaktır, eğer böyle düşünüyorsan. Ayrımcılık yapmaz veya sansürlemez, bilinçli zihninde yaşamasına izin verdiğin arzular, umutlar ve korkular ile çalışır.

Fiziksel gerçekliğin yasaları ve zihnin yasalarının şimdi anlaşılmaya başlandığı için şanslıyız. Geçmiş yıllarda, bu süreç aracılığıyla kendi gerçekliğimizi çekip inşa etmemiz inanılmaz görünebilirdi, ancak şimdi, bu yeni kavrayışlarla nasıl çalıştığını biliyoruz. Düşüncelerimiz enerji olduğundan, daha büyük gerçeklik ağı içinde titreşen tekrarlanan görüntülerimizin, doğrulamalarımızın, görselleştirmelerimizin, derinden tutulan inançlarımızın, korkularımızın ve arzularımızın bu gerçekliği etkilemesi mantıklıdır. Aslında, durup gerçekten düşündüğünde, hepimiz birbirimize bağlı olduğumuza göre, başka türlü nasıl olabilir ki?

Bu çok önemli noktayı bir kez daha tekrar edeyim. Bedenlemek istediğin iyilikle zihinsel ve duygusal olarak birleştiğinde, bilinçaltının mucizevi güçleri buna göre tepki verecektir. Alışılmış düşüncen ve hayal gücün gerçekliğini şekillendirir ve nihai kaderini inşa eder.

Evren bize verdiği destekte eli açık hatta müsriftir. Ne yazık ki biz, kabul ettiğimiz şeylerde cimriyiz. Ama bu değişebilir. Hayatının yasalarını anladığında ve onların senin için nasıl işe yarayacağını görmeye başladığında, onları hevesle kucaklayacaksın. Bilinçaltına arzu ettiğin şeyi yazdırmak için bu güne başla. Hiçbir şeyin seni bu uygulamadan alıkoymasına izin verme ve ardından eşzamanlılık kapılarının açılmaya başladığını merak ve heyecanla izle. Himalaya Kaşifi W. H. Murray'in sözleriyle, "Kişi kesinlikle kendini adadığı anda, Yaradan da harekete geçer. Başka türlü asla gerçekleşmeyecek olan kişiye yardım etmek için her türlü şey olur. Karardan, kişinin lehine yükselen bir olaylar dizisi ortaya çıkar. Hiç kimsenin inanmayacağı her türlü olay, karşılaşma ve maddi yardım ayağına kadar gelir."

Bu gerçeği bilirsen Evrenin hazinelerinin anahtarına sahip olacaksın. Bilinçaltının gücü talimatlarını bekliyor.